Çocukluk Çağında Lösemi
Akut lösemi, çocukluk çağı kanserleri arasında en sık görülenidir. Toplumlara göre görülme sıklığı değişebilmekle birlikte kabul edilen oran; yüz bin çocukta 3-4 arasındadır. Löseminin gelişmesinde; radyasyon ve boya sanayinde kullanılan benzene maruz kalma çok etkilidir. Bununla birlikte lösemi tanısı konulan çocukların büyük kesiminde hiçbir neden yoktur.
Çocuk lösemilerinde tedavi şekilleri; kemoterapi, radyoterapi ve kemik iliği naklidir. Kemoterapide ilk ay; altı-yedi farklı kemoterapatik ajanlar farklı dozlarda, yoğun olarak verilir. Tedaviye X ışını ile yapılan radyoterapi de eklenebilir.
Tedavinin birinci ayındaki iyileşme göstergelerine bakılarak risk sınıflaması yapılır. Bu sınıflama sonrası yüksek riskli gruba kemik iliği nakli yapılması gerekebilir. Kemik iliği nakli için; 18-65 yas arası sağlıklı herkes verici adayı olabilir. Verici adayı olabilmek için; ruhsatlı Kemik İliği Bankalarına başvurulabilir. Ancak genel olarak hastalarda ilk bakılan, aile bireyleridir.
Genel görüş olarak lösemi tedavi edilebilir bir hastalıktır. Ancak yüzde 10-20lik grupta, hastalık ne yazık ki tekrar edebilir. İki yıl sonra hastalığın tekrarlama riskinin çok azaldığı, beşinci yıldan sonra ise bu riskin olmadığı düşünülüyor.
Lösemiye karşı; çocukları endüstriyel kirlenme ve kimyasal ajanlardan uzak tutmak gerekir. Süt ürünleri ve taze meyve-sebzenin bol bol tüketilmesi önerilir. Cep telefonu kullanımının da ergenliğin geç dönemlerine kadar izin verilmemesinde fayda var. Bilgisayar kullanımı da iki üç saati geçmemelidir.
Lösemi tedavisi uzun bir süreçtir. Ailenin bu sürece hazırlanması ve bir arada kalmaya özen göstermesi önemlidir. Hastane süreçlerinin; anne, baba, kardeşler tarafından paylaşılması gerekir. Bu arada bazı aileler tüm enerjilerini hasta çocuğa verip diğer kardeşleri ihmal edebiliyorlar. Diğer sağlıklı kardeşlere de zaman ayırmak gerekiyor.
Örneğin Nakil Aileleri Destek Projesi kapsamında; Atakumda lösemili çocukların ve ailelerinin kalacağı 12 dairelik bir bina yapılmıştır. Önümüzdeki aylarda hizmete girecek evler, nakil hastaları ve ailelerine üç-altı aylık süreçlerle verilecek ve bu kişilerin barınma problemleri çözülecek.
1960ların başında lösemi hastalarının yaşama şansı ne yazık ki birkaç ay ile sınırlıydı. Ancak kemoterapide kullanılan ilaçların sayısının artmasıyla, hayatta kalma süreleri yıllara uzamaya başladı.
Hastane ortamlarındaki temizlik tedbirleri, destekleyici beslenme önerileri, katater gibi daha sağlıklı damar yollarının kullanılması ve ailelerin de daha dikkatli olmasıyla; çocukluk lösemilerinin tedavi edilebilme oranları yükselmiştir. Tüm bu gelişmeler ile bu oran; yüzde 80 civarına ulaşmıştır.
HALSİZLİK VE KEMİK AĞRILARINA DİKKAT!
Akut lösemilerin gelişimi günler, haftalar içinde hızlıca olur. Kan kanseri hücrelerinin artmasına bağlı ilk gelişen bulgular; yaygın ve ısrarlı kemik ağrıları, halsizlik, vücutta morluklar, diş eti ve burun kanamaları, idrarda kan ve tekrarlayan enfeksiyonlardır.
Öncesinde şikayeti olmayan çocuğun tekrarlayan enfeksiyonlar ile birlikte halsizlik ve kanamaları mevcutsa; çocuk mutlaka bir hekim tarafından değerlendirilmelidir. Ayrıca kilo kaybı, gece terlemesi, iştahsızlık bulgularının birlikteliği de hekim tarafından analiz edilmelidir.
Kaynak: AtakentHaber
Etiketler: #Lösemi #ÇocuklukÇağı #Sağlık